26 Ağustos 2010 Perşembe

NERDE KALMIŞTIK?

 Son yazımın üzerinden nerdeyse tam bir ay geçmiş,bu kadar uzun bir ara vereceğimi düşünmemiştim doğrusu.Şu internet ne güzel nimetmiş yahu,yokluğunda daha iyi anlaşılıyor kıymeti.Eve daha yeni bağlatabildik interneti.En son Eskişehir'den yazmıştım sizlere.Eskişehir'den sonra Sakarya'ya geldik,birkaç gün kaldıktan sonra Esenköy'e gittik.Orda da yaklaşık iki hafta kaldık.Hem ailemle hasret giderdik hem de tatil yaptık.Taşınmaydı,ev kurmaydı derken epey yorulduk.Herşey iyi hoş,eve dönme zamanı geldi.Evimize gelince kötü bir sürprizle karşılaştık.Eve hırsız girmiş.Ne kadar korktuk,tedirgin olduk anlatamam.Allahtan çok zarar vermemiş,bir iki ufak altınla bozuk paraları çalmış.Polis geldi,oruçlu oruçlu bir sürü sıkıntı geçirdik.Uykusuz gecelerin ardından kendimize geldik çok şükür.Hemen kapımızı değiştirdik,sağlam bir çelik kapı yapıldı.İnşallah bir daha böyle  bir olay yaşamayız.Neyse bir de hırsızlık maceramız oldu yani:))
Herşey bir tarafa tatilimiz sırasında İstanbul'a da gittik.Uzun süren ayrılığın ardından ilk yazımda sizlerle İstanbul gezimizin Rumeli Hisarı ayağını paylaşmak istedim.

 Rumeli Hisarı'nı gezdiğimiz gün İstanbul'da hava aşırı sıcak ve nemliydi.Hisarda bizimle beraber birkaç çılgın turistten başka kimse yoktu.Terden sırılsıklam vaziyette gezdiğimiz hisardan manzaralar...



Türk filmlerinde Cüneyt Arkın'ın atlayıp zıplayarak geçtiği surlardan kareler:)
Hisardan Fatih Sultan Mehmet Köprüsü manzarası...
Filiz,surlar ve boğaz...
Çılgın Türkler surlarda:))