28 Şubat 2012 Salı

KAR VE ÇİÇEK SEVİNCİ...

 Haftasonu güneşle içimiz ısınmıştı,neşeyle dolmuştuk:)Acaba bahar göz mü kırpıyor demiştik,ama yalancı baharmış o...Dün yağmurlu bugünse karlı bir güne uyandık..Bu sene amma kış oldu yaaa...Şikayetçi değilim ama,kışı severim ben...Kar manzaralı penceremin önünde baktıkça içimi ısıtan iki tane de çiçeğim var:)
Sakarya'ya yerleştirdiğimizde anneciğim hediye getirmişti bu çiçeği.Adını bilmiyorum ama onu çok seviyorum.O da bizi ve evimizi çok sevdiğinden sanırım sık sık çiçek açıyor.İki çiçek birden açınca inanılmaz mutlu oldum.Geçenlerde saksısını da büyüttüm.Rahat etsin,hep çiçek açsın diye...


Mutlu bir gün olsun herkese....

26 Şubat 2012 Pazar

BEBEK BEZİNDEN POST OLUR MU?

Şimdi bebek bezinden de post yazılır mı demeyin:)Bal gibi de olur!Çünkü bizim evde  kızının ilklerini saklamaya bayılan bir baba var:)).Birkaç gün önce Zeliha 4 numara bez kullanmaya başladı ve babamızın küçük koleksiyonu ortaya çıktı.Minik bezini severken bebemizin nasıl da hızla büyüdüğünü konuşurken bu anı da fotoğraflayalım dedik..İnşallah 4 numara son bezimiz olur ve kızım vakitlice tuvalet eğitimini tamamlar...Ah yerim seni kuzucum benim:)Tombik bacaklardan ısırırım!

19 Şubat 2012 Pazar

ÖRGÜ BEBEK ŞAPKASI

Uzun zamandır şişlerimden yünlerimden uzak kalmıştım.Sonunda kavuştuk birbirimize:)Bu mutlu kavuşmanın ilk ürünü de minik kızım için ördüğüm bu şapka oldu.Model Kartopu dergisinden.Ama her zamanki gibi dergideki tarif yanlıştı ve ben yine sinir küpü oldum,ördüm,söktüm,tekrar ördüm:(Ama sonunda becerdim:))Aslında kolay bir örnek.Hem de çok şeker bir model..Eşim şapkayı 17.yüzyılda kadınların giydikleri şapkalara benzetti:)Hakikaten de benziyor değil mi?

Kızıma da pek yakıştı yeni şapkası...Şimdi örmek isteyenler için bu modelin tarifini veriyorum:
Bu şapkayı bebe yünüyle 3.5 numara şişle ördüm.75 ilmekle şapkanın ön tarafından örmeye başlanır,5 sıra haraşo örülür.Sonra düz örgüye geçerek 28 sıra -ön ve arka sıralar toplam-örülür.Şişteki 75 ilmek,30+15+30 olarak üçe ayrılır.Ortadaki 15 ilmek sürekli örülürken yanlardaki 30'ar ilmek ortadaki 15 ilmeğin yanlarından eksiltilerek bitene kadar örmeye devam edilir.Aynı patik örülür gibi.Ardından şapkanın ön tarafından 75 ilmek çıkarılır,ara ara ilmek artırılarak 5 sıra haraşo örülür,artırmalar yapılınca fırfırlı görüntü oluşmuş olur.Şapkanın bağlarının yapılması için,önce şişe 46 ilmek atılır,sonra şapkanın ense kısmından 56 ilmek çıkarılır,tekrar şişe 46 ilmek takılır.3 sıra haraşo örülür,bitirilir.İşte bu kadar...
 Bugün havayı güneşli görünce hemen attık kendimizi sokağa...Bol bol gezdik,temiz hava aldık,alış-veriş yaptık...Kızım da şapkasını ilk kez giymiş oldu:))


Ama şapka terletmiş benim kuzumu..Şapkanın içine penye berelerinden birini dikmeye karar verdim.Daha kullanışlı olur o zaman...

Artık başladım ya örmeye duramam ben:)Yeni modellerde görüşmek üzere...Herkese mutlu bir hafta dilerim...

18 Şubat 2012 Cumartesi

AKILLI SAYAÇ GERÇEKTEN AKILLIYMIŞ:)

Daha önce buradaki yazımda size akıllı sayaç kullandığımızdan ve geçen ay ekonomik tarifeye geçtiğimizden bahsetmiştim.Dün yeni faturamız geldi ve iyiki akıllı sayacı aktif hale getirmişiz dedik.Çünkü faturamız 13 TL az geldi geçen aya göre.Ki aslında geçen ay bizim için yoğun bir dönemdi,bolca misafir ağırladık ve makinalar da hergün çalıştı.Buna rağmen böyle bir düşüş elde edince eşim de ben de çok mutlu olduk:)))Sonraki faturanın daha da düşük geleceğinden eminiz artık.Herkese tavsiye ederim akıllı sayaç kullanmayı.Para kolay kazanılmıyor,hele de bu zamanda...

16 Şubat 2012 Perşembe

ZELİHA İLE BİR GÜN...

Zeliha hayatımıza bir güneş gibi doğalı üç buçuk ay oldu ve onunla beraber hayatımız baştan sona değişti.İlk zamanlar oldukça zor geçti,şimdi yaşadığımız acemilikleri düşünüp eşimle gülüşüyoruz:)Kızımızın büyümesiyle ve bizim de acemiliğimizi üzerimizden atmamızla artık belli bir rutine kavuştuk günlük yaşantımızda.Her bebeğin durumu birbirinden çok farklı biliyorum.Bunları da ilerde bu günleri hatırlayarak mutlu olalım diye yazıyorum...

Sabahları güne oldukça erken başlıyoruz biz ailecek.Saat 7 civarında uyanıyor Zeliha,Gerçi ben ve babası o saatte çoktan uyanmış oluyoruz zaten.Eşim kahvaltısını kendisi yapıyor.Nadir de olsa beraber kahvaltı sofrasına oturduğumuz zamanlar da olmuyor değil ama..Zeliha uyanınca alt kata salona iniyoruz.İki katlı ev benim gibi bebekli annelere göre değilmiş anladım.Şu merdivenlerden inmek bebekle oldukça zor ve tehlikeli oluyor..Her defasında tedirgin oluyorum..

Zeliha gündüzleri kısa kısa uyuyor,daha uzun süre uyanık kalıyor.Salonda beşiği var ve onda sallayarak uyutuyorum bebeğimi.Bazen 20 dakika bazen 1 saat uyuyor.10 dakika bile uyusa süper dinlenmiş bir şekilde neşeli uyanmayı nasıl başarıyor bilmem:)Bazen o uyuyorken ben de uzanıyorum biraz.Uyanık olduğu zamanları beslenme ve bakım haricinde oyunla geçiriyoruz.Oyun halısında oynamayı,aynaya bakıp cıvıldamayı,çıngırağını sallamayı çok seviyor minik kuzu.Ayrıca son günlerde gıdıklandığını farkettim,bol bol güldürüyorum yavrumu:)))Beraber kahkahalara boğuluyoruz.

Televizyon çok ilgisini çekiyor,görüntüyü yakalarsa uzun uzun bakıyor.Ama ben izletmek istemiyorum.Çoğu zaman kapatıyorum.

Eşim öğlen 1 gibi okuldan geliyor.O gelmeden yemek yapmam lazım tabi.Zeliha'yı ana kucağına yatırıp mutfağa gidiyoruz beraber.Küçük yamağım ve ben yemekleri konuşa,gülüşe pişiriyoruz.

Eşim gelince bebekle çok ilgileniyor sağolsun.Ufat tefek ev işlerini yapabiliyorum bu sayede.Ama asıl işler akşam Zeliha uyuduktan sonraya kalıyor.Kızım akşam 8 civarı gece uykusuna geçiyor.Onu yatak odasında kendi yatağına yatırıp bebek telsizini yanıma alıp alt kata iniyorum.Temizlik,ütü gibi işleri bu saatten sonra yapabiliyorum.Bazen yemek yaptığım da oluyor.Eşimle sohbet etmeye,dizi ya da film seyretmeye de bu saatlerde fırsat bulabiliyorum.12 gibi biz de yatıyoruz.Zeliha gece iki nadiren üç kez uyanıyor.Emziriyorum ve uyuyor...

İşte böyle...Günler birbirine benziyor ve zaman hızla geçiyor.Havanın iyi olduğu günlerde bebeğimi arabasına yatırıp gezmeye bayılıyoruz.AVM lerden gına geldiği için tercihimizi açık havada gezmekten yana kullanıyoruz.Zeliha da artık arabasına iyice alıştı,ağlamıyor,tam tersi dikkatle etrafı seyrediyor...HAvalar ısınsın diye hasretle bekliyorum.O zaman hergün yürüyüşe çıkmak niyetindeyim.Kızımla babasının okul çıkışına gideriz mesela,ordan da çarşıya doğru uzarız ne de güzel olur...

Annelik çok zor çok...YAşanması lazımmış hakikaten.Şimdilerde annem için daha çok dua eder oldum.Hakkını ödeyemem canım annem...

9 Şubat 2012 Perşembe

ÇERÇEVE SÜSLEMEDE SON NOKTA....

 İkea''da satılan şu üçlü ahşap çerçeveleri eminim bir çoğunuz biliyorsunuzdur.Geçen sene gittiğimizde bir takım almıştık daha sonra değerlendiririz diye.Eşim geçenlerde ben bu işe bir el atayım dedi ve değişik renklerde sprey boyalar aldı.Çerçeve işinde güzel sonuçlar alınca kardeşime üç takım daha aldırdı İkea'dan sonra...
 Önce çerçeveleri bir güzel boyadı.Sonra iyice kurumalarını bekledi.Kış günü balkonda kurumayınca onları içeri aldı kalorifer peteklerinin üstünde kuruttu.Eeee sadece boyamakla kalmadı tabi,bir de çerçeveleri süslemek,güzelleştirmek lazımdı elbette.
 Bunun içinde Kıbrıs'ta askerliğini yaptığı sırada nöbet tuttuğu yerdeki sahilden topladığı taşları ve deniz kabuklarını kullandı.

 Tasarım tamamen eşime ait.Yine yeteneğini konuşturdu aşkım benim:)))
 Süsleme işi bittikten sonra sprey vernikle bir güzel parlattı çerçeveleri.Böylece çok daha güzel görünmelerini,daha uzun ömürlü olmalarını sağladı.
 Çerçevelerin herbiri muhteşem oldular.Ama çerçeveleri eşsiz yapan elbetteki içlerindeki fotoğraflar.Maşallah benim güzel kızıma herbirinde ayrı güzel çıkmış:))Bu kız kamerayı pek bir sevdi,babası da fotoğraf çekmeye bayılıyor zaten.Süper bir ikili oldular anlayacağınız:)
 Bu fotoğrafı ben çekmiştim.Henüz 1 aylık bile değildi kuzucuk orda ve uykusunda gülerken yakalamıştım onu:))
 Bu fotoğrafın hastasıyım:))Babasına nasıl da gülmüş pamuk şekerim benim..Aman "maşallah" diyelim lütfennnn....
 Bu fotoğrafı daha önce yayınlamıştım,çok beğenmiştiniz.Süslü çerçevenin içinde daha bir güzel göründü meleğim...
 Parlak siyah taşlar çok hoş durdu beyaz çerçevenin içinde...
Burda da uçmaya hazırlanan minik kuşum görülüyor:))Bu fotoyu da ben çekmiştim.Eller kollar hiç durmuyorki mübarek,imkanı olsa havalancak kızım:)))

Eşim aynı zamanda bir Ferrari tutkunu.Hatta Ferrari'nin model arabalarının koleksiyonunu da yapıyor.Aldığı bir arabanın kutusundan çıkan extra parçaları kullanarak Ferrari temalı bu çerçeveyi yaptı.Fotoğrafta da Ferrari marka t-shirt giymiş dikkatlerden kaçmasın lütfen:)Çok ta uyumluyuzdur yani:)))T-shirt e uygun çerçeveyi de yapar benim aslan kocam:)))

Peki bunca çerçeveyi nereye mi koyduk,tv ünitesinin raflarına tabiki...Bütün bibloları,süsü püsü kaldırdık,heryerde kızımızın fotoğrafları var yani:))Tamam biraz abartmış olabiliriz kabul ediyorum ama napalım biz Zeliha'yı çok bekledik,şimdi hayatımızın neşesi,yaşam kaynağımız o..Canım yavrum benim,sevgiyle büyü,sağlıklı,mutlu,hayırlı bir insan ol emi...

Bu çerçevelere emek veren,hayat veren biricik eşime bir de buradan teşekkür etmek isterim.Ellerine sağlık bitanem,mükemmel bir iş çıkardın:)


8 Şubat 2012 Çarşamba

AKILLI SAYAÇ KULLANIYOR MUSUNUZ?

Geçen ay gelen elektrik faturasını görünce aynı fotoğraftaki adam gibi şoke olduk!İlk defa 80 küsür lira fatura geldi.Kendi rekorumuzu kırınca "yok artık" diyerekten evimizde mevcut olan akıllı sayacımızı aktive etmeye karar verdik.Akıllı sayaçlarla ekonomi yapmak için önce elektrik idaresine başvurup,tarife değiştirmek gerekiyormuş.Eşim gitti değiştirdi.Yeni tarifeyle beraber hayatımızda da bazı köklü değişiklikler oldu.Mesela artık bizim evde çamaşır ,bulaşık makinası 22.00'dan sonra çalışıyor.Zeliha uyuduktan sonra ütü yapıyorum örneğin.Bilgisayarlar,cep telefonları yine gece şarza takılıyor.Evimiz müstakil olduğundan elektrik süpürgesiyle temizlik işlerini de gece 10'dan sonra yapıyoruz.Kimseler rahatsız olmuyor...Fırını mümkün mertebe gece kullanmaya çalışıyorum.Gece gece kek,börek,poğaça kokan ev bizimki yani:)))Bu ekonomi tarifesine göre bir gün üç zaman dilimine ayrılıyor.En ucuz zaman dilimi 22.00 ile 6.00 arası.Sabah 6.00 ile akşam 17.00 arası biraz daha pahalı.En pahalısı ise 17.00 ile 22.00 arası.Henüz yeni fatura gelmedi.İnşallah yeni tarifeyle faturalarımızı biraz düşürebiliriz.Fatura gelsin hemen size haber veririm ben:)))İnşallah müjdeli bir haber olur...


Fotoğraf buradan alıntıdır.

6 Şubat 2012 Pazartesi

ZELİHA'NIN YENİ CİCİLERİ

 Öncelikle Rota virüsü hakkında yazdığınız yorumlar için çok teşekkür ederim.Kızımıza bu aşıyı yaptırmaya karar verdik ve doktorumuzdan randevu aldık.İnşallah yavrularımızı hastalıklardan koruyabiliriz elimizden geldiğince...
Bu öğleden sonra güneşli havayı fırsat bilip yürüyüşe çıkalım dedik.Hzırlanıp çıkalım diyene kadar hava biraz serinledi.Biz de rotamızı bir AVM'ye kırdık.İyi ki de öyle yapmışız.Zeliha'nın küçülen kıyafetlerinin yerine yeni ciciler aldık bu sayede...Bebekler için alışveriş yapmak ne kadar zevkli yaaa:)Hamileyken öyle çok şey almamıştık.Sadece gerekli olanları almıştık,sonradan o kadar çok hediye geldi ki zaten..Dolaplar çekmeceler şimdiden doldu ,sevenlerimiz sağolsunlar:)Ama gelen hediyelerin çoğu büyük boy,öyle olunca yeni bişeyler almak şart olmuştu.Önce C&A'ya gittik.Bu mağazanın çocuk reyonu bir harika!Henüz gitmeyenlere şiddetle tavsiye ederim.Üstteki ve alttaki cicileri ordan aldık.Organik pamuktan yapılan bu bluzlar sadece 9 TL idi.
 Bu bluz fotoğrafta mavi çıkmayı nasıl becermiş bilmem,aslında rengi canlı bir yeşil..Kızımın yeşil renkteki ilk eşyası diyebilirim:)))
 Sonra LCW'ye gittik.Tulum,bere ve önlük üçlüsü 14.50 idi.Üzerindeki yazıya hasta oldum:)))
 Bu bluzu babamız beğendi,çok şirin,çok tatlı ama:)))12 TL...
 Bebeklerin en konforlu giysileri tulumlar elbette...Orası burası açıldı derdi yok,oh mis gibi:)Ben de kızıma bol bol tulum giydiriyorum.Baykuş desenli tulum 12 TL idi.

 Bu iç badiler sürekli kullandığım giysiler.uzun kollu olanları kış için ideal.Benim aldıklarımın çoğu küçüldü bile:)Bu iki badi beraber paketliydi,fiyatı 9 TL.

Özsüt'te yediğimiz fevkalade pastaları saymazsak günün en karlısı hiç şüphesiz Zeliha'ydı:))Kuzucum iyi günlerde kullansın inşallah.Bu arada bu cicileri Zeliha'nın ilk harçlıklarıyla aldık:))Anısı da var yani...

5 Şubat 2012 Pazar

ROTA VİRÜSÜ VE AŞISI

Geçen Cuma günü Zeliha'yı rutin doktor kontrolü için hastaneye götürdük.Herşey yolunda gidiyor çok şükür..Üç ayını tamamlayan kızım 6.900 gram oldu ,maşallah kuzuma sadece anne sütüyle besleniyor ve kilosu da gayet iyi.Boyu da 4 cm uzamış geçen ay,artık kızım 63cm.Tulumlarının çoğu küçük gelmeye başladı,bu hafta içi alışverişe çıkıp yeni ciciler alıcaz bebişe inşallah.Muayene sonrasında doktorumuz Rota virüsü ve aşısından bahsetti bize.Henüz Sağlık Bakanlığı tarafından aşı takvimine alınmayan bu aşıyı istersek bebeğimize yaptırabileceğimizi söyledi.Bebeklerde özellikle 6-24 ay arasında şiddetli ishal,kusma ve sıvı kaybı olarak seyreden bir hastalığa neden olan bu virüs, aşı ile önlenebiliyormuş.Eve gelince internetten araştırdım,bazı yan etkilerinin olduğunu öğrendim.İki ya da üç doz olarak vurulan çeşitleri olan bu aşının fiyatı 100 ile 150 TL arasında değişiyor.Aranızda bebeğine bu aşıyı yaptıran ya da fikir sahibi olan varsa bildiklerinizi anlatabilirmisiniz?Bu aşıyı yaptırıp yaptırmamak konusunda kararsız kaldım.Aile hekimimize de danışmak istiyorum.Bakalım o ne diyecek...Neticede herşey çocuklarımızın sağlığı için...

3 Şubat 2012 Cuma

DÜNYAYA DALIP KANDİLİ UNUTMAYALIM

Bu soğuklar bizi fena vurdu...Dün sabah 5 gibi bebeğimi emzirme seansının ardından bir de baktım sular yok.Hadi gelir dedim sabah oldu hala yok.Öğlen oldu yok,yok,yok..Sonra su idaresini aradık biz kesmedik,donmuş olabilir dediler.Bizim evin su borularının bir kısmı ve su saati açıktaydı,gece nasıl bir soğuk olduysa artık sular buz kesmiş...Bir de yatılı misafirim geldi mi dün.Allahhhh ne yapacağımı şaşırdım.Babamla eşim her türlü yöntemi denediler boruları ısıtmak için.Hürmüz,ufo,sıcak su vs.Bana mısın demedi yahu!Anlayacağınız dün ve bugün susuz kaldık.Mutfak bulaşıkla doldu,ben sinir stres oldum,gerildikçe gerildim.Çok şükür bugün güneş çıktı ve hava ısındı.Müjdeli haberi eşim verdiğinde saat öğleden sonra 4 falandı.Nasıl sevindim..Musluktan akan suyu görünce nerdeyse mutluluktan ağlayacaktım:)))Kıymetini bilmek lazım...Ayrıca senelerce doğuda Ağrı'da yaşamış biri olarak böyle bir olayı burada ilk kez yaşamamız da ayrı bir traji komik durum yani:)))
Onca telaşe ve sıkıntı arasında bugünün Mevlid Kandili olduğunu az kalsın unutacaktık.Ne kadar güzel,ne kadar mutlu bir gün.En sevgilinin doğum günü bugün..Alemlerin onun yüzü suyu hürmetine yaratıldığını düşününce bir anda herşey kayboluyor sadece O kalıyor gerçekte..,Allah bu mübarek gecenin hakettiği değerde yaşanabilmesini nasip etsin hepimize.Çok fazla birşey yapamasakta en azından bol bol salavat getirelim sevgili peygamberimize..Hepinizin bu güzel gecesini kutlarım..İnşallah O'nun nuru hürmetine bu gece edeceğimiz tüm dualar kabul olur..Aminnnnn...